Paris, Venedik, Roma gibi yerler birer cazibe merkezi olsalar da, tatil sezonlarında acımasız kalabalıklar tarafından istila edilebiliyor. Turistlerin akın akın gittiği bu bölgeleri henüz görmediyseniz mutlaka gitmenizi öneriyoruz. Fakat bu şehirleri daha önce keşfettiyseniz ve kalabalıktan hoşlanmıyorsanız size Avrupa’da henüz kalabalıkların ulaşmadığı heyecan verici rotastonları derledik. 2019 seyahat planınıza bu şehirlerden birini mutlaka ekleyin.
Venedik’ten sadece 2 saat uzaklıkta olan Vipava Vadisi, maceraperest gezginler için harika bir sığınaktır. Slovenya’nın bu küçük ve sevimli köşesi kısa bir süre önce Lonely Planet tarafından Avrupa’nın En İyi Destinasyonlarından biri olarak gösterildi. Bu haberin üzerine tavsiyemiz kalabalıklara yakalanmadan en kısa süerede vadiyi ziyaret etmeniz.
Londra gibi büyük bir şehirdeyseniz oradan kaçıp nefes alabileceğiniz harika bir yer var. İngiltere’nin gizli köşesini keşfedebilmek için Londra’dan güneye giden trene binip, yaklaşık 2 saat yolculuk yapmanız yeterli. Cornwall, Devon, Somerset, Dorset ve Scilly Adaları'ndan oluşan bu muhteşem yarımada da, gezip görebileceğiniz yüzlerce kale ve plajın yanı sıra, iki milli park ve dört dünya mirası bulunmakta. Jurassic Coast boyunca fosilleri araştırmak ya da Dartmoor National Park'ta yürüyüş yapmak gibi bir sürü macera sizleri bekliyor. Ayrıca dünyaca ünlü Glastonbury Müzik Festivali de burada yapılıyor.
Dublin’in kalabalığından sıyrılmak için yüzünüzü batıya dönün. Kıyı şeridinden devam ettiğinizde İrlanda’nın büyüleyici köyleri ve sakin koylarını arkanızda bıraktığınızda İrlanda'nın müzik başkenti olarak bilinen ünlü Doolin köyü gibi küçük köylerin geleneksel publarında yorgunluğunuzu attıktan sonra harika vakit geçirebilirsiniz.
İspanya’nın özerk bölgelerinden biri olan Extremadura, Portekiz sınırında gezginlerin kendisini keşfetmesini bekleyen harika bir bölge. Burada sadece Roma ve Ortaçağ kalıntılarını değil, aynı zamanda İspanyol İmparatorluğu döneminden kalma harika tarihi yapılar göreceksiniz. Trujillo şehrinde yer alan sarayları gezebilir, harika yerel lezzetlerden oluşan yemekleri tadabilirsiniz. Merida bölgesinde dünyanın en iyi korunmuş Roma tiyatrolarından birinde vakit geçirebilirsiniz. Oraya kadar gitmişken Monfrague Ulusal Parkı’nı görmeden dönmeyin.
Yıllarca popüler bir etkinlik olan Oktoberfest için yüzbinler Güneybatı Almanya’ya yol yaptı. Oktoberfest dönemi dışında Güneybatı Almanya’da harika vakit geçirebileceğiniz bölgeler yer almakta. Bunların başında Stuttgart geliyor. Porsche ve Mercedes-Benz'in merkezleri Stuttgart’tadır. Araba meraklılarına tavsiyemiz; Mercedes-Benz Müzesi ve Porche Müzesi'ni ziyaret etmeden geri dönmemeleri. 15 Michelin yıldızlı restoranın olduğu bölge çok sayıda sanat merkezine ev sahipliği yapmaktadır. Stuttgart'ın dışında, Almanya'nın Baden-Wurttemburg eyaletinde, yarı ahşap kent Esslingen'den parlak mavi Konstanz Gölü'ne kadar keşfedilecek çok şey var.
Büyük Occitania olarak da bilinen Fransa'nın güneyindeki Languedoc-Rousillon, ülkenin en büyük şarap üreticilerinin olduğu bölgedir. Fransa’nın zengin kırsal topraklarındaki Zeytinyağ üreticilerinde tadım yaparak yolunuzu lezzetlendirebilirsiniz.
İkinci Dünya Savaşı’nda yerle bir edildikten sonra, Frankfurt turistler tarafından transit geçilen bir bölge haline gelmişti. Ancak, Eski Şehir'in yeniden inşasının tamamlanmasıyla birlikte bölgenin kaderi de değişmeye başladı. Bu büyük proje, 35 yeni bina ve 30'dan fazla dükkan, müze ve kafenin inşasını kapsamaktadır. Orijinal lokasyonlarında yeniden inşa edilen binalar arasında, Roma'nın tarihi olarak Esslinger House'un Gotik tarzlarına uzanan kökeni, Frankfurt'un tarihini keşfedeceksiniz.
Dünyanın dört bir tarafından turistlerin akın ettiği İtalya’da, akla ilk gelen şehirler genelde Roma ve Venedik oluyor. Puglia bölgesi henüz yeni yeni adını duyurmaya başladı diyebiliriz. Araştırmayı seven turistlerin artık keşfetmeye başladığı bölgede, muhteşem Akdeniz manzarası eşliğinde İtalya’nın harika lezzetlerini deneyimleyebilirsiniz. Bununla birlikte, makarna yapımında aşmış İtalya’nın başka yerinde bulamayacağınız Bari'nin büyükanneleri ve ünlü Grotta Palazesse Restaurant’ta yemek yiyebilirsiniz. Uçsuz bucaksız Polignano a Mare kasabasının sokaklarında kaybolmayı unutmayın.
Litvanya, Letonya ve Estonya gibi tarihi şehirlerin eşsiz Milli Parklarının turistlere sunacağı çok şey var. Özellikle tarih meraklıları bu şehirlerin her köşesinde ilgi çekici bir nokta keşfedebilir. Estonya'da, orta çağ kenti Talinn'i, Letonya’nın renkli başkenti Riga ve Cape Colka'nın beyaz kumlu plajlarını görün ve Litvanya’da Vilnius'un kale dolu başkentinde tairihi içinize çekin.
Sicilya’nın güneyindeki huzur adası Malta, sıcak hava severler için mükemmel bir tatil noktası. Akdeniz’deki aşırı turist yoğunluğu içinde vakit geçirmek istemiyorsanız, yolunuzu biraz daha uzatıp Malta’nın sakin sahillerinde eşsiz bir tatil yapabilirsiniz. Adalar arasında dağılmış olan gizemli tarih öncesi tapınakları gezebilir veya Akdeniz'in dalış, kaya tırmanışı ve doğa yürüyüşü için en iyi yerlerinden biri olan yakındaki Gozo adasında kendinize uygun bir macera bulabilirsiniz.